Seçim sonuçlarını yayımlanmamasını HKP yargıya taşıdı
HKP, Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını yayımlamayan görevliler ve Recep Tayyip Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesi:
ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNAN………………: Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı
Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay/ANKARA
V E K İ L L E R İ……….: Av. Orhan ÖZER, Av. Metin BAYYAR, Av. Ayhan ERKAN,
Av. Ali Serdar ÇINGI, Av. Tacettin ÇOLAK, Av. Sait KIRAN, Av. Ayça ALPEL, Av. Halil AĞIRGÖL, Av. Pınar AKBİNA,
Av. Doğan ERKAN
Ortak adres: Necatibey Cad. Sezenler Sokak. No: 4/15 Sıhhıye/ANKARA
ŞÜPHELİLER……………: 1- Recep Tayyip ERDOĞAN – ANKARA
2- Mustafa ÖZYAR(Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve
Yayın Genel Müdürü) ANKARA
3- İlhami Türker (Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve
Yayın Genel Müdür Yardımcısı)
4- YSK’nun 15/08/2014 tarih ve 3719 sayılı kararını Resmi Gazete’nin aynı tarihli sayısında yayımlamakla görevli olduğu halde yayımlamayan diğer ilgililer.
KONUSU …………………: 10 Ağustos 2014 tarihinde yapılan ve YSK’nın 15/08/2014 tarih
ve 3719 sayılı kararı ile Kamuoyuna duyurulan Cumhurbaşkanlığı Seçimi kesin sonuçlarının yine aynı kararın 4/c maddesi gereğince aynı tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmaması talimatını veren R. Tayyip Erdoğan ile bu kanunsuz emre uyarak yayımlamayan ve halen yayımlamamakta direngenlik gösteren Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürü, Yardımcısı ve diğer ilgililer hakkında; Anayasanın 137 ve TCK’nun 257. maddeleri uyarınca soruşturma başlatılarak haklarında kamu davası açılması istemidir.
SUÇ………………………: 1- Anayasayı İhlal (TCK 309)
2- Görevi Kötüye Kullanma (TCK 257/1)
3- Görevi İhmal (TCK 257/2)
AÇIKLAMALAR………: 1-)Bilindiği gibi, 10 Ağustos 2014 günü ülke genelinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde R. Tayyip Erdoğan T.C 12. Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Bu seçimin kesin sonuçları; Yüksek Seçim Kurulu’nun 15/08/2014 tarih ve 2014/3719 sayılı kararı ile Kamuoyuna ilan edilmiştir.
2- YSK’nun sözkonusu kararının; 3. maddesi ile; “Bu sonuca göre geçerli oyların salt çoğunluğunu alan Recep Tayyip ERDOĞAN’ın 12. Türkiye Cumhurbaşkanı seçildiğinin tespitine ve adına Yüksek Seçim Kurulunca tutanak (mazbata) düzenlenmesine,
4. maddesi ile; “Keyfiyetin 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu’nun 20. maddesinin birinci fıkrası gereğince;
a) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Makamına bildirilmesine,
b) Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) aracılığı ile kamuoyuna duyurulmasına,
c) Karar örneği ve eki cetveller ile Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip ERDOĞAN’ın mal bildiriminin Resmî Gazetede yayımlanmasına” karar verilmiştir.
Haricen edindiğimiz bilgilere göre YSK; 15 Ağustos 2014 Cuma günü açıklanan sonuçları aynı gün Resmi Gazete’ye göndermiştir. Hatta elden, zimmet karşılığı Resmi Gazete’ye teslim edilen sonuçların gönderileceği de gazeteye önceden telefonla bildirilmiştir. Sonuçlar aynı gün akşam saatlerinde Resmi Gazete’ye ulaşmıştır.
YSK’nun TBMM’ye gönderdiği yazıda da; “10 Ağustos 2014 Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanı seçiminde geçerli oyların salt çoğunluğunu Cumhurbaşkanı adayı Sayın Recep Tayyip Erdoğan almış olup, 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu’nun 20. maddesinin birinci fıkrası gereği Cumhurbaşkanı Seçimi kesin sonuçları yazımız ekinde bulunan Yüksek Seçim Kurulu’nun 15/08/2014 tarihli, 2014/3719 sayılı kararı ile ilan edilmek üzere Resmi Gazete’ye gönderilmiştir.” denilmektedir.
3- Bütün bunların sonucu olarak; Cumhurbaşkanlığı seçim sonucu hemen 15 Ağustos 2014 tarihli Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlanması gerekirken bugüne kadar yayımlanmamıştır.
Oysa 6271 Sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu’nun “Cumhurbaşkanı Seçiminin Sonuçlandırılması” başlıklı 20/1. maddesinde; “Cumhurbaşkanı seçiminin kesin sonuçları, Yüksek Seçim Kurulu tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Makamına bildirilir, kamuoyuna ilân edilir ve Resmî Gazetede yayımlanır” denilmektedir. Bu nedenle bu sonuçların Resmi Gazete yayımlanmaması; TCK’nun “Görevi Kötüye Kullanma” suçunun unsurlarının öngörüldüğü 257. maddenin açıkça ihlalidir.
4- Basından öğrendiğimize göre şüphelilerden Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürü Mustafa ÖZYAR; 10 gün izine ayrılmıştır.
Anlaşılacağı üzere Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü yetkilileri bağlı oldukları Başbakanlık’ın dolayısıyla Şüphelilerden R. Tayyip Erdoğan’ın kanunsuz emir ve talimatlarını uygulamaktadırlar. Zira Anayasa’nın 101/son maddesine göre; R. Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte Başbakanlık ve AKP Genel Başkanlığı görevleri kesin olarak sona ermiş bulunmaktadır. Ancak çeşitli siyasi taktikler ve iki makamı bir arada taşıyabilme amacı gereği gerek Tayyip Erdoğan gerekse AKP yöneticileri; Anayasa’nın bu emredici hükmüne uygun davranmamakta, kanuna aykırılıkalrında ısrar etmekteler. Ve 27 Ağustos 2014 günü toplanacağını ilan ettikleri AKP Olağanüstü Genel Kongresine kadar Tayyip Erdoğan’ın AKP Genel Başkanı kalmasını sağlamak istemektedirler. İşte bunun için mahiyetlerindeki memurlara Kanunsuz emir ve talimatlar vererek, seçim sonuçlarının Resmi Gazete’de yayımlatmamaktadırlar.
Oysa Anayasa’nın “Kanunsuz Emir” i düzenleyen 137. maddesi;
“Kamu hizmetlerinde herhangi bir sıfat ve suretle çalışmakta olan kimse, üstünden aldığı emri, yönetmelik, tüzük, kanun veya Anayasa hükümlerine aykırı görürse, yerine getirmez ve bu aykırılığı o emri verene bildirir. Ancak, üstü emrinde ısrar eder ve bu emrini yazı ile yenilerse, emir yerine getirilir; bu halde, emri yerine getiren sorumlu olmaz.
“Konusu suç teşkil eden emir, hiçbir suretle yerine getirilmez; yerine getiren kimse sorumluluktan kurtulamaz.” hükmüne amirdir.
Yine TCK’nın 24/3 fıkrası benzer şekilde “Konusu suç teşkil eden emir hiçbir surette yerine getirilemez. Aksi takdirde yerine getiren ile emri veren sorumlu olur” hükmüne havidir.
Şüphelilerin bu kanunsuzlukları, iktidarda olmalarından aldıkları fiili güçle işledikleri de görülmelidir.
Bu nedenle; kanunsuz emri veren de konusu suç teşkil eden bu emri uygulayan da kanun önünde sorumludur. Şüphelilerin eylemlerine uyan “Anayasayı İhlal” (tüm şüpheliler açısından), “Görevi Kötüye Kullanma” (Tayyip Erdoğan açısından) ve “Görevi İhmal” (Mustafa Özyar ve İlhami Türker ve tespit edilecek diğer şüpheliler açısından) suçlarından cezalandırılmaları gerekmektedir.
SONUÇ ve İSTEM……….: Yukarıda ayrıntılıca açıklandığı üzere;
10 Ağustos 2014 tarihinde yapılan ve YSK’nun 15/08/2014 tarih ve 3719 sayılı kararı ile Kamuoyuna duyurulan Cumhurbaşkanlığı Seçimi kesin sonuçlarının yine aynı kararın 4/c maddesi gereğince aynı tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmaması talimatını veren R. Tayyip Erdoğan ile bu kanunsuz emre uyarak yayımlamayan ve halen yayımlamamakta direngenlik gösteren Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürü, Yardımcısı ve diğer ilgililer hakkında; Anayasanın 137 ve TCK’nun 257. maddeleri uyarınca soruşturma başlatılarak haklarında kamu davası açılmasına karar verilmesini müvekkil parti adına vekaleten dileriz. 20/08/2014
Başvuruda Bulunan Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı
V e k i l l e r i
Av. Metin BAYYAR Av. Sait Kıran Av. Doğan ERKAN