AKP’giller, Faşist Din Devletinin taşlarını örmeye hız verdi
CIA-Pentagon İslam’ının örgütü Diyanet’in başındaki, Mustafa Kemal-İsmet İnönü, Antiemperyalist Kurtuluş Savaşı’mız ve laiklik düşmanı Ali Erbaş, Ortaçağcı Faşist Din Devletinde yapacaklarını hutbelerinde duyuruyor. Şimdi de mesai saatlerinin Cuma namaz vaktine göre ayarlanmasını buyurmuş. Kendine bu dünyada zenginliği, Müslümanlara fakirliği layık gören, Ortaçağcı Faşist Din Devletinde kendine Şeyhülislam Makam hayalleri kuran AKP’giller’in bu dincisini HKP olarak yargıya taşıdık.
Konuyla ilgili olarak Genel Merkez Disiplin Kurulu Başkanımız Av. Ayça Okur Yoldaş’ın suç duyurusu sonrası yaptığı açıklama aşağıdadır:
***
Değerli Halkımız;
Halkın Kurtuluş Partisi siyasi hayata bir kayıt daha düşüyor. Adliyenin arşivlerine bir ihlal kaydı daha ekliyor. Bu defa kaydımız laikliği korumak için. Faşist Din Devletine giderken belli ki kendini Şeyhülislamlık görevine layık gören, bununla ilgili Cuma Hutbesi veren Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, demiş ki;
“Aziz Müminler!
“Cuma günü namaza çağrıldığınızda Allah’ı zikretmeye koşun ve alışverişi bırakın. Kendilerine Cuma namazı farz olan kimselerin, ezan okunduktan sonra yaptıkları alışveriş ve elde ettikleri kazanç helal değildir. Evet, bugün en önemli vazifemiz, bütün işlerimizi bir tarafa bırakarak Cuma namazı için camilerde buluşmaktır.”
Bir de uyarmış halkımızı; daha doğrusu üstü kapalı tehdit etmiş:
“Değerli Müminler!
“Hutbe olmadan Cuma namazı olmaz. Hutbe, tıpkı namaz gibi Allah’ı zikretmektir. Hutbenin bir adabı vardır. Bu da minberdeki hatibi can kulağıyla dinlemektir. Hutbe esnasında asla konuşmamaktır. Telefonla ya da başka şeylerle meşgul olmamaktır.
“Çalışanlarımızın ve öğrenci kardeşlerimizin en önemli farz ibadetlerinden birisi olan Cuma namazını eda edebilmelerine yardımcı olalım. İşyerlerimizdeki mesai saatlerini, okullarımızdaki ders programlarını Cuma namazının vaktine göre düzenleyelim. Unutmayalım ki ibadet özgürlüğü ve insan haklarına riayet bunu gerektirir. Bu hususta hassas davranmayanlar büyük bir vebal altına girmektedir.”
Görüyorsunuz değil mi nasıl da tatlı tatlı anlatıyor tehditlerle, Faşist Din Devletine gittiğimizi… Telefonla bile uğraşma, diyor. Okulları, işyerlerindeki mesai saatlerini namaza göre ayarla, diye buyurmuş. Bir de eklemiş; kadının adının olmadığı Faşist Din Devletine doğru giderken kadına farz olmayan Cuma Namazına kadınları da götürün, diye.
Bir şey daha eklemiş: Temel hak ve hürriyetlerin gereği demiş, namazlara göre ders ve mesai saatlerinin düzenlenmesi.
Oysa 82 Faşist Anayasasında bile korunmuş Laiklik; bu Ortaçağcı gericilerin yapabilecekleri, ikiyüzlülükleri bilindiği için. Anayasa madde 14’le sınırlamış dinin kamusal yaşama müdahalesi; Laiklik ilkesi var, sınırın senin oraya kadar diye. Anayasa madde 2, madde 4, 14, 24, 136 ve 174 de korumuş ve TCK 309 da Anayasayı ihlali düzenlemiş. Biz de işte bu yüzden suç duyurusunda bulunduk Anayasayı ihlal ve TCK 257 ile 309’a aykırılık nedeniyle.
Halkın Kurtuluş Partisi Laik, devrimci bir partidir. Programının 30. Maddesi vicdana karışmayışı düzenlemiş, Gerçek Laikliğin ne olduğunu koymuştur. Ve bu program HKP yarın iktidara gelse ne yapacağını açıkça anlatmıştır. Aynen şöyle demiştir programında:
“HÜRRİYETİN SEMBOLÜ:
“Vicdana Karışmayış
“30- Her yurttaş, yer, içerken olduğu gibi, dinî ve manevî ihtiyaçlarını giderirken devlet ya da şahıs karışmasına uğramayacak. Ancak din, insanlarımızın özel hayatı içinde kalan bir konu olacak. Kamu düzeni, aklın, bilimin ve insanî değerlerin kaynaklık ettiği kurallarla sağlanacak.”
Saygılar sunarız.
6 Ağustos 2023
HKP Genel Merkezi