Yüreksiz, çapsız muhalefet hâlâ “Diploma Nerede?” sorusunu soramıyor…

Saygıdeğer Arkadaşlarım;

Metin Külünk diye bir Hafız var. Tüm ömrünü din alıp satıcılar, insanları Allah’la aldatıcılar arasında geçirmiş, o tayfaya dahil bir Hafız bu. Molla Necmettin’in partilerinde bulunmuş, onun derneklerinde bulunmuş ve en sonunda Tayyip’in saflarına katılmış. 24-25-26’ncı dönemde Tayyip’ten milletvekili seçilmiş yani 12 yıl da Mecliste bulunmuş bu dinci Hafız. Bu, Tayyip’in geçenlerde yaptığı son kongreye kadar da Tayyip’in AKP’sinin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesiymiş.

Bunun 12 Nisan 2018’de attığı bir tweet var. Ne demiş?

“Siyaset diplomayla yapılmaz. Diploma ancak yüreğe dokunan mücadele adamı için bir parçadır. Diploma yoksa temsil makamında olamazsın diyen varsa peygamberler tarihi okusun. Büyük mücadeleleri hiç adı duyulmayan diploması yok ama yüreği, samimiyeti olan diplomasız yiğitler taşır.”

Bu Hafız’a soralım şimdi; 1400 yıl öncesinin Mekke’sinde Mekke Üniversitesi mi vardı? Ya da Mekke İktisadi Ticari Bilimler Okulu mu vardı Hafız, Hz. Muhammed oraya gidip diploma almadı?

Neyle neyi karşılaştırıyor değil mi?

İşte bunlardaki mantık seviyesi bu. Düşünce çapı, kalitesi bu.

Ama bunlar neyi bilir?

İnsanları Allah’la aldatmayı bilir. İki cümlelerinden birinde mutlaka Allah, kitap, peygamber, din, Kur’an, iman geçer. Yani halkımızın saf, cahil, bilinçsiz insanlarımızın içtenlikli inançlarını böylece sömürürler vicdansızca.

Şimdi bu Hafız’a soralım, siyaset diplomayla yapılmazmış…

Evet, bak Hafız! Anayasa Madde 101. Bu Anayasayı, karikatüre çevirerek, şefin Tayyip yaptı.

Ne diyor bak?

“Cumhurbaşkanı 40 yaşını doldurmuş, Yükseköğrenim yapmış…”

Ne diyor Hafız?

“Yükseköğrenim yapmış”, diyor. Diploması yoksa, yükseköğrenim yapmamışsa cumhurbaşkanı olamaz, seçilemez, diyor.

“Milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşları arasından doğrudan halk tarafından seçilir.”

Yahu kendi anayasanızın maddesi bu! Sen bunu bile takmıyorsun. Çünkü alayınız kanunsuzsunuz. Biz boşuna yazmadık üç ciltlik “Kanunsuzlar” adlı kitaplarımızı. Ne anayasa ne kanun hiçbir şey umurunuzda değil sizin. Siz bir çete devletisiniz. Bin defa tekrarladığımız gibi çıkar amaçlı, mafyatik, Amerikan yapımı, Amerikan hizmetkarı bir suç örgütüsünüz siz.

Kuvayimilliye’nin de, Mustafa Kemal ve İnönü’lerin de, Laik Cumhuriyet’in de, vatanımızın da, halkımızın da en ağulu düşmanlarısınız siz.

Siz Türkiye’ye çalışmıyorsunuz. Amerika’nın emrindesiniz ve ona çalışıyorsunuz, İngiliz Emperyalistine çalışıyorsunuz, Siyonist İsrail’e çalışıyorsunuz.

Bu arada da durup dinlenmeden küplerinizi dolduruyorsunuz, halkımızın alınterini, ülkemizin yeraltı-yerüstü kaynaklarını hayâsızca yağmalıyorsunuz. İşte bu yüzden halkımız yiyecek ekmeğe muhtaç hale geldi, çöp konteynerlerinden gıda arar hale geldi halkımız.

Biz; doğrudan, açık, mert, yiğit mücadele yaparız. Sözümüz net, açık ve kesindir.

Tayyip’in bizi onlarca kez yargılayabilmek amacıyla mahkemelerine çıkardığı durumlarda, anlarda onların yargıçlarına, savcılarına ve Tayyip’in avukatlarına soruyoruz ve diyoruz ki; şuraya Tayyip’in bir gerçek diplomasını koyun, biz istediğiniz tüm cezaları kabulleneceğiz, bir tek cümle savunma yapmayacağız. Ama böyle bir gerçek diploma koyamazsanız da bizi cumhurbaşkanına hakaretten yani TCK 299’dan yargılamaya kalkmayın. Bir cumhurbaşkanı var, siz ona hakaret ettiniz, demeyin. Zavallı halkımızı kandırır bu söylem. Ama bize sökmez, bizi kandıramaz. Eğer okuduğunuz dört yıllık Hukuk Fakültesindeki derslerinize; Anayasa Hukukuna, Roma Hukukuna, Ceza Hukukuna, Milletler Hukukuna, Kamu Hukukuna, Medeni Hukuka zerre miktarda saygınız varsa bu kanunsuzluğa alet olmayın, araç olmayın, mesleğinize ihanet etmeyin, diyoruz.

Ama ne çare, onların da bir kısmı devşirilmiş, bir kısmı korkutulmuş… İşte sadece bir tane yiğit Yargıç çıktı hukuka saygılı, mesleğine saygılı bize bir kez beraat verdi; “Bu Tayyip’e hakaret suçu oluşturmaz”, dedi. Onun dışındakiler hep ceza veriyorlar art arda…

“Siyaset diplomayla yapılmaz” diyen bu Metin Külünk adlı Hafız; “peygamberlerin de diploması yoktur”, demekle ne demiş oluyor?

Tayyip’in diplomasızlığını açık, net ve kesin biçimde itiraf etmiş oluyor.

Evet, yok diploması. O yüzden gayrimeşru, anayasa ve kanunlar dışı. Ve yaptığı bu sahtecilikten dolayı mutlaka yargılanacak.

Saygıdeğer Arkadaşlarım;

Defalarca gösterdiğimiz gibi, biz büyük boy, ders kitabı ebadında, 347 sayfalık kitap yazdık; “Diploması yok. Bu sebeple attığı bütün imzalar, kurduğu bütün hükümetler YOK HÜKMÜNDEDİR!” diye.

Ne zaman basılmış bu kitabımız?

2022’de.

Tayyip bugüne kadar iki diploma gösterdi, ikisi de sahte. Bakın ikisi de ne kadar değişik; biri göğe bakıyor biri çakmak çakıyor! Ama iş sahtekârlığa dökülünce böyle olur.

Saygıdeğer Halkımız;

Güveneceğin biricik dal biziz. Senin dertlerine Kerem misali yanan biricik Hareket biziz.

Ve bizi kimse korkutamaz, yıldıramaz, bir milim geri attıramaz. Ne işkenceler ne 12 Eylül faşist diktatörlüklerinin tepemizde sallandırdığı yağlı urganlar zerre miktarda korkutamadı bizi. Halkımız, vatanımız, Kuvayimilliyeci Atalarımız ve Laik Cumhuriyet söz konusu olduğunda gözümüzü kırpmadan belaya da, ölüme de atlar gideriz.

Ne diyoruz biz hep?

Ya biz Tayyip ve avanesini çelik bilezikle tanıştıracağız ya da ahir ömrümüzü Silivri zindanında noktalayacağız. Hepsi hoş geldi, sefa geldi, diyoruz.

Ve şunu da ekliyoruz ki; bu Tayyipgiller taifesi en alt düzeyden başlamak üzere Tayyip’e kadar, işledikleri suçların hesabını verecekler. Bunların işledikleri suçlar kitaplara sığmaz, yaptıkları kötülükler akıl almaz, vicdanlara sığmaz. Hepsi kurtulacağını sanmasın, yanlarında kalacak sanmasın. Yolun sonuna geldiler.

Ve burada bir de muhalifi oynayan tavşan yürekli, alaycı kuşlara sesleniyoruz ya da tavşan yürekli, üretilmiş siyasilere sesleniyoruz:

Türkiye’de meşru bir cumhurbaşkanı yok. Bir diplomasız var. Resmi evrakta sahtecilikten ve nitelikli dolandırıcılıktan suç işlemiş ve mahkûm olması gereken bir mücrim var. Her kim ki buna “Cumhurbaşkanı” der suç ve suçluyu övmüş olur. Her kim ki bunun Bakan sıfatı verdiği kişilere “Bakan” der suç ve suçluyu övmüş olur.

Bunu da hiç kimse aklından çıkarmasın.

Kalın sağlıcakla…

26 Şubat 2025