Yaşasın 15-16 Haziran Şanlı İşçi Direnişi’miz!
Bundan 53 yıl önce, İşçi Sınıfı var mıdır, yok mudur tartışmalarına keskin bir vuruşla son verdi İşçi Sınıfımız. Ben varım, dedi en görmek istemeyen gözlere batırırcasına.
Neydi İşçi Sınıfını böylesine büyük bir isyana sürükleyen?
27 Mayıs Politik Devrimi’nden sonra yürürlüğe giren 1961 Anayasası ile getirilen özgürlükler ortamından İşçi Sınıfımız da yararlanmıştır. Sarı gangster TÜRK-İŞ’e karşı 13 Şubat 1967’de DİSK’in kurulmasıyla işçiler kısa sürede DİSK’te örgütlenmiş, mücadele etmiş ve İşçi Sınıfı adına birçok kazanımlar elde etmiştir. Devrimci ortamın da etkisiyle İşçi Sınıfı daha politikleşmiştir.
Bu örgütlenmeden korkan Parababaları ve onların siyasi temsilcileri, 274 ve 275 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi kanunlarında değişiklik yaparak örgütlenmenin önüne geçmek ve DİSK’i çalışamaz hale getirerek sarı gangster TÜRK-İŞ’in önünü açmak istemişlerdir.
Parababalarının siyasi temsilcileri tarafından getirilmek istenen bu değişikliğe karşı işçiler DİSK’in öncülüğünde 15 Haziran’da direnişe geçtiler, 16 Haziran’da da devam eden direnişte polisin açtığı ateş sonucu üç işçi kardeşimiz; Mehmet Gıdak, Yaşar Yıldırım, Mustafa Bayram şehit edildi. Aralarında Genel Başkan’ımız Nurullah Efe Ankut’un da bulunduğu yüzlerce işçi önderi ve devrimci gençlik önderi gözaltına alındı, ağır işkencelerden geçirildi. Bu mücadelenin sonucunda yapılmak istenen değişiklik Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi.
O zamandan bu yana 53 yıl geçmiş. 53 yıl sonra ne yazık ki özellikle 12 Eylül Faşist Darbesinden sonra İşçi Sınıfımızın birçok hakkı gasp edilmiş durumda. 12 Eylül Faşist Darbesiyle birlikte DİSK kapatıldı, örgütlenmenin önüne işkolu ve işyeri barajları getirildi. İkramiye ve kıdem tazminatına sınırlama getirildi. Bu yasaklar bugüne kadar bütün iktidarlar tarafından sürdürüldü.
AKP’giller iktidarında İşçi Sınıfımız 15-16 Haziran 1970’ten daha ağır çalışma şartları ve daha fazla sömürü ile karşı karşıya. Sendikal örgütlenme dibe vurmuş durumda. Çalışan nüfusa oranla sendikalı işçi sayısı çok düşük. Grevler yasaklanmakta, işçiler sendikalı olduğu için işten atmalar her geçen gün artmaktadır. Asgari Ücret adı altında Sefalet Ücreti dayatılırken bir avuç Parababası kârlarına kâr katmaktadır. Devlet yöneticileri üç-beş-on yerden ballı maaşlar almakta iken emeklilere Asgari Ücretin altında maaş reva görülmektedir.
Çalışanların güvencesi olan kıdem tazminatına tavan uygulaması getirilmiş, yapılan komik artışlarla adeta kuşa çevrilmiştir, çalışanların derdine derman olmaktan çıkmıştır. İşsizlik ve Pahalılık her geçen gün artmakta, çalışanların alım gücü her geçen gün düşmektedir. Yeraltı ve yerüstü zenginliklerimiz yok pahasına yerli-yabancı Parababalarına peşkeş çekilmekte, ülkemiz ekonomik çöküntü ile beraber ahlâki çürümeyle de karşı karşıya gelmektedir.
Tüm bunlara karşı mücadele etmesi gereken sendikalar da ne yazık ki bu sürece sessiz kalmaktadır. 15-16 Haziran Direnişi’nin DİSK’in kapatılmasına karşı bir direniş olmasına rağmen ne yazık ki bugünkü DİSK yönetimi o ruhtan tamamen uzaklaşmış durumdadır. Bu uzaklaşmanın en bariz örneği de 1 Mayıs’ta Taksim mücadelesinden vazgeçmiş olmasıdır DİSK’in.
Bir tek Proletarya Sosyalistlerinin önderliğindeki Nakliyat-İş Sendikası yaptığı örgütlenmelerle, yürüttüğü grev ve direnişlerle, 1 Mayıs’ta Taksim mücadelesi ile bu rezil çemberi kırmaya çalışıyor.
Yine bu şanlı direnişin yıldönümünde kurulan Partimiz, bulunduğu her alanda bıkmadan, yılmadan, sayımızın azlığına, düşmanın çokluğuna bakmadan yiğitçe, kararlıca mücadele ediyor.
İşte bu ahval ve şerait içinde vazifemiz;
Parababalarının ve onların siyasi temsilcilerinin, ekonomik ve siyasi zulmüne karşı yeni 15-16 Haziran’lar yaratmaktır!
Dayatılan sefalet ücretlerine karşı, sendikasızlaştırmaya karşı, keyfi çalışma koşullarına karşı, İşsizliğe karşı, Pahalılığa karşı yeni 15-16 Haziran’lar yaratmaktır!
İnsanca yaşamak için, çalışma saatlerinin yeniden düzenlenmesi için, kadınların özgürce dolaştığı bir ülke için, çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceği için, hayvanlara eziyet edilmemesi için, temiz yaşanılabilir bir çevre ve doğa için, Halkın İktidarı için yeni 15-16 Haziran’lar yaratmaktır!
15-16 Haziran Şehitleri Ölümsüzdür!
Selam Olsun 15-16 Haziran’ı Yaratanlara!
Selam Olsun 15-16 Haziran’ı Yaşatanlara!
15 Haziran 2023
HKP Merkezi İşçi Örgütleri Komitesi