Kurtuluş Partisi Gençliği, grevdeki Bakırköy Belediyesi İşçilerini ziyaret etti
Ülkemizde sınıf savaşımı en eşitsiz koşullarda, en adaletsiz biçimde devam etmekte. Günümüzde bu savaşım sırasında Finans-Kapitalin patronlarından küçük sermayesi olan işverenlere, devlet işletmelerinden belediye şirketlerine kadar her yerde işçinin, emekçinin, üretmenin ücretlerine, anayasal haklarına karşı saldırılar düzenlenmekte.
Daha önce Beşiktaş, Çankaya ve Karşıyaka Belediyelerinde karşımıza çıkan taşeronlaştırma, işten çıkarma, güvencesiz çalıştırma, ücretleri ödememe uygulamalarını, bu defa İstanbul’un Bakırköy ilçesinde görmekteyiz. Bakırköy Belediyesi, çeşitli işletmelerde ve hizmet alanlarında çalışan işçilerin işten çıkarılması, taşerona bağlanması, kadrolaştırılmaması uygulamalarının ardından, bu defa da işçilerin Toplu İş Sözleşmesi sürecine hukuk dışı müdahalelerde bulunmakta ve işçileri temsil eden Belediye-İş sendikası ile sözleşme imzalamamakta. Ayrıca, Bakırköy Belediyesi ile aynı siyasi çizgide olan Genel-İş sendikasına üye olunması için işçilere baskılar yapılmakta.
İşçiler, bu uygulamalar üzerine hem TİS imzalanması, hem sendikal tercihlerine saygı duyulması, hem de daha önce işten atılan taşeron işçilerin işe geri alınması amacıyla grev başlattılar ve Kurtuluş Partisi Gençliği olarak 4 Nisan 2015 tarihinde, grevin 15. gününde işçileri ziyaret ettik.
Daha önce birçok greve, işgale, direnişe destek olan Kurtuluş Partisi’nin gençlik ekibi olarak, işçilere dayanışma duygularımızı ve başarı temennilerimizi sunduğumuz bu buluşmada, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “BYUAŞ işçisi yalnız değildir”, “Direne direne kazanacağız” sloganlarını işçiler ile birlikte seslendirdik.
Ziyaret sırasında Kurtuluş Partisi Gençliği İstanbul İl Gençlik Örgütü üyesi Özgür yoldaş, işçilere ve o sırada Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan halkımıza bir konuşma yaptı. Konuşmada daha önce yaşanan Karşıyaka ve Çankaya’da, işten atılan Nakliyat-İş üyesi işçiler için gerçekleştirilen belediye işgalleri hatırlatılarak “demek ki onların anladığı dil budur” denildi. Parti gençliğinin her zaman işçilerin çıkarına gerçekleştirilen eylemlerde yer aldığı belirtildi. Ayrıca Taksim-Gezi parkı isyanında gençliğin ayaklanmasına anlam veremeyenlerin, gençliğe söylenen kariyer, gelecek ve istihdam yalanlarından bunaldığını göremediğini, bu isyanın uzantısı olarak grev ve direnişlerin artacağı, iktidarın bu durumdan korktuğu ve bu sebeple baskıları arttırdığı belirtildi.
Konuşmanın ardından işçilerle birlikte grevin gidişi ve ülkedeki gelişmeler üzerine sohbet edildi.
İstanbul’dan Kurtuluş Partisi Gençliği