Genel Başkan’ımız Nurullah Efe Ankut, 28 Mayıs’ta da neden Kılıçdaroğlu’na oy vereceğimizi açıklıyor

Saygıdeğer arkadaşlarım;

Aslında önümüzdeki Pazar yapılacak seçimlerde tercihimizin ne yönde olacağını defalarca belirtmiştik, gerek yazılarımızda, gerek söylemlerimizde. Hatta bunu, 26 Ağustos 2022 tarihli Oda TV haberinde de söylemiştik. O zamanki Genel Yayın Yönetmeni Fethi Yılmaz aramıştı, seçimlere ilişkin tavrımızın ne olduğunu soruyordu. Biz cevaplamıştık, Fethi Yılmaz da şu başlıkla haberleştirmişti.

“HKP: Millet İttifakının adayını destekleyeceğiz.”

Yani açıkça tâ o zaman belirtmiştik. Ondan sonra da defalarca bu kararımızı açıkladık. Çünkü daha önceki konuşmalarımızda da açıkça belirttiğimiz gibi, bunların alayı Amerikan yapımı, Amerikan kuklası, Amerikan piyonu. Bu Yeni CHP’nin tüzüğünde de programında da Amerika yandaşlığı, NATO yandaşlığı, NATO seviciliği yer alır. Yani bunlar, insan soyunun başdüşmanı olan ABD’nin kuklalarıdır.

Bunların iç düşüncelerini Fethullah Gülen sanırım 20 yıl kadar önce açıklamıştı bir televizyon programında. Demişti ki; “Dünya gemisinin kaptan köşkünde Amerika var. Onunla işbirliği yapmadan dünyada hiçbir iş yapılamaz. O bakımdan biz de Amerika’yla çalışıyoruz”. Yalçın Doğan’dı karşısındaki programcı da. O tarihten itibaren Yalçın Doğan’ın da üzerine bir çizgi çizdim ve onu da izlemez oldum. Ona karşı da artık nefret duyguları oluştu içimde. O da ağırlamıştı, karşılıklı birbirlerini cilalıyorlardı.

Bunlar da aynı düşüncede.

NATO’culuk, Amerikancılık bir partinin programına girer mi yahu?

Parti programı, o parti iktidara gelince halka neler verecek, halkın mutluluğu için, vatan için, millet için ne yapacak, onu anlatır.

Bu Amerikancı partiler ne yapıyorlar?

Öncelikle Amerika’ya sadakat yemini edip, onun mesajını veriyorlar. “Biz senin hizmetindeyiz, bizi gör, bizi iktidara taşı.”

O bakımdan, benim böylelerini görünce midem bulanıyor. Bunlarla görüşmek, konuşmak bize ağır gelir, bizim yapamayacağımız şeylerdir.

Fakat niye devamlı biz Yeni CHP’yi, TESEV’ci, Sorosçu Kemal’i destekledik yahut ona oy veririz, dedik?

Çünkü hepsi Amerika’daki, Washington’daki İblisin sadık hizmetkârı. Fakat kötülük potansiyeli en yüksek olan; Tayyipgiller adlı, mafyatik, çıkar amaçlı suç örgütüdür. Ve 21 yıldan bu yana Cumhuriyet’in tüm kazanımlarını, tüm kurumlarını çökertti, enkaza çevirdi. Halkımızın iliğini, kanını sömürdü. Kuru soğana, kuru ekmeğe, patatese muhtaç etti insanlarımızı. Vatan satıcılığı yaptı. Yani saymakla bitmez ihanetleri.

Bunların, yani Tayyip ve avanesinin suçlarının hepsini dosyaladık, biliyorsunuz. 450 civarında suç duyurumuz var, bu Tayyipgiller iktidarı hakkında. İleride halkçı bir iktidar, halkın gerçek iktidarı oluştuğu zaman bu dosyaların hepsi bağımsız ve tarafsız mahkemelerin önüne gelecek. Ve bunlar vicahi ya da gıyabi, işledikleri binbir suçun hesabını mutlaka verecekler. Ve hep söylediğimiz gibi, Tarihin lanetli sayfaları arasında yer alacaklar.

Sorusçu Kemal’in Yeni CHP’si, kötülük potansiyeli açısından birkaç gömlek daha düşüktür Tayyipgiller’den. İşte o yüzden biz bunu destekliyoruz. Yani kötülerin içinde, kötülük yapabilme kapasitesi, gücü en az yahut da daha az olanı destekliyoruz, arkadaşlar; halkımızın, ülkemizin durumu, çıkarı şimdiki şartlarda bunu gerektirdiği için.

Biz lafı hiç dolandırmayız. Laf ebelerinden nefret ederiz. Düşüncelerimiz açık, net, kesin, en cahil insanımızın bile açıkça görebileceği, anlayabileceği şekilde olur bizim. Eğer bunu yapmazsak demokrasiye inancımız yapma olur, gerçek olmaz, arkadaşlar. İşte bunu yapınca da Tayyipgiller bize art arda davalar açtırıyorlar. Verdirdikleri onca ceza yetmiyor. İşte dün yeni açtırdıkları davanın iddianamesi geldi. Bugün telefonuma, evden çıkarken, yeni bir davanın UYAP’tan mesajı geldi, haberi geldi dava açıldığına dair. Perşembe günü Çağlayan Adliyesinde açılmış olan bir davanın ilk duruşmasına gireceğiz. Pazar günü oy kullanacağız, Sorosçu Kemal’e vereceğiz oyumuzu, yola çıkacağız. Pazartesi günü Ankara’da, Tayyip’in Türkiye’yi Suriye bataklığına sokması ve halkımızı felaketten felakete sürüklemesi konusunda yaptığımız eylemlerden dolayı bize açtırdıkları davadan yargılanacağız.

Tabiî biz onları yargılıyoruz her seferinde ve o yargılamalarımız sonucunda da dava süreci dosyalanıyor, geleceğe ve Tarihe mal ediliyor. İşte “MİT TIR’ları Davası”. 2015’te yaptığımız yargılamalar sonunda oluşan dosya, dava dosyası bu arkadaşlar. (Nurullah Efe Ankut, bu davaya ilişkin belgelerden oluşan “MİT TIR’ları Davası kitabını gösteriyor.)

“HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut, savaş suçlularını yargıladı.”

Ne demişiz?

“Bizi cezalandırabilirler, hapsedebilirler, işkenceye uğratabilirler, öldürebilirler ama asla yargılayamazlar!”

Bize o zaman 1 yıl 2 ay küsur gün ceza verdirmişti Tayyipgiller. Ama şimdi yargıyı daha fazla avucunun içine aldığı için bu cezayı yeterli bulmuyor. Davayı başa döndürdü; yeniden bize daha ağır bir ceza verdirmeye çalışıyor.

Umurumuzda değil!

Pazartesi orada onları yargılayacağız, bir gün sonra yeniden İstanbul’da açtırdığı bir davadan bunların mahkemesi, savcıları, yargıçları karşısına çıkıp onları bir kez daha yargılayacağız. Yani bizi korkutmaya çalışıyorlar, yıldırmaya, sindirmeye çalışıyorlar.

Ama biz ne dedik?

“Hayatta bir tek şeyden korkarız: Korkmaktan, can için korkuya düşmüş olmaktan!”

İşte böyle bir duruma düşersek aynalara bakamayız. Oysa biz aynalara hep güler yüzle baktık, hep dost olduk aynalarla. Bu sebeple Tayyipgiller’in bizi korkutabilmesi, daha önce de belirttiğimiz gibi bir karganın bir kartalı korkutabilmesi kadar imkânsız bir şeydir. Bizi sapık cellatların işkenceleri de yıldıramadı. 12 Eylül Faşist Diktatörlüğünün idamla bizi yargılayıp, başımızın üzerinde yağlı urganlar dalgalandırmaları da bize vız geldi.

Ne olur?

İnsan en sonunda ölür, değil mi?

E, zaten herkes ölecek, bundan kaçış var mı?

O bakımdan korkmak, korkuya düşmek aptallıktır, insanlık onurunu terk etmektir. Oysa babamız, aklımız ermeye başladığı andan itibaren dedi ki bize; “Oğlum, insan şerefi için yaşar”. İşte bizim prensibimiz bu. Bu anlayışla yaşadık ve hep; “onur, şeref yaşamdan önemlidir”, dedik biz.

Demek istediğim, netçe söylediğimiz gibi, daha az kötülük potansiyeli taşıdığı için, Tayyipgiller’e göre tabiî, geçen seçimde olduğu gibi önümüzdeki Pazar günü de TESEV’ci, Sorosçu Kemal’e oyumuzu vereceğiz.

Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!

23 Mayıs 2023