İhanette, hırsızlıkta ve ABD’ye sadakatte sınır tanımayan CIA devşirmesi
Ey Psikozlu Profesyonel Kamu Malı Hırsızı!
Ey CIA’nın, zihnini boşaltıp piyonlaşmaya formatladığı, ihanette sınır tanımaz hain!
Ey Ege’de 18 Ada’mızı, efendisi ABD ve AB’den aldığı emir doğrultusunda Yunanistan’a eliyle teslim eden aleni vatan satıcı!
Ey Ortadoğu’da efendisi ABD ve AB Emperyalist Haydutlarına taşeronluk edebilmek için ellerini on milyon masum Müslümanın kanına bulayan seri katil!
Ey kendi ve aile efradı, üç yüz milyar dolarlık Kamu Malı aşırmasına rağmen bir türlü gözü doymayan akıl almaz yaratık!
Ey dağ taş, nehir göl, liman fabrika bırakmadan yabancı Parababalarına yok fiyatına satarak milletin kanını kurutmaya ant içmiş vatan millet düşmanı!
Ey hem hiçbir ciddi önlem almayıp hem de halkı yalanlarla uyutarak her gün 1000’i aşkın insanımızı Kovid-19’a yem ettiren affedilmez azılı suçlu!
Ey FETÖ’yle ve bilumum tarikat ve cemaatlerle -ki hepsi de sen ve avanen gibi CIA yönetimindedir- “Milli Ordu”ya Kumpas Kuran Büyük Kumpasçı!
Ey “Keşke Yunan Galip Gelseydi!”, diye feryat eden Yunancı hainler takımının Başpatronu, hain kere hain!
Memlekette yeşermiş dal; zehirlenmemiş dağ, ova, göl, nehir; satılmamış fabrika, liman, arsa bırakmadınız ülen!
Borsa İstanbul’un yüzde 10’unu Katar’a satarak elde kalan tüm Kamu Mallarının da bir bölümünü satıp geçtin. Hem de hiç elin titremeden, vicdanın sızlamadan…
Öyle anlaşılıyor ve görülüyor ki, Kaçak ve de Haram Saray’ın yıkılıp tahtın devrilince, yarım milyar dolarlık sözde hediye uçağın (karşılığında 20 milyar dolarlık Tank Palet Fabrikası’nı verdin Katarlılara) ve diğer 12 uçağınla, tüm sülalenle birlikte oraya kaçacaksın… Her santimi ihanetle örülmüş planın bu!
Artık yolun sonu görünüyor senin için. Seni Kaset Tutsağı, hilkat garibesi, Saray’ın Arka Bahçeli’si bile kurtaramayacak…
Din alıp satarak “Allah’la aldattığın” yoksul ve cahiller sürüsü bile artık yavaş yavaş uyanmaya başladı…
Buna rağmen hırsızlıklarınızın, yolsuzluklarınızın, peşkeşlerinizin ve ihanetlerinizin ne sonu geldi, ne de bunlarda hız kestiniz.
Şu son birkaç günkü peşkeş, ihanet ve yolsuzluklarınıza bakın bir!
***
“Güllük Limanı’nın işletme hakkı 45 yıllığına satıldı
“AKP iktidarı, Muğla’da yer alan Güllük Limanı’nın 45 yıllık işletme hakkını, 35.2 milyon liraya özel şirkete sattı.
“Özelleştirme İdaresi, Güllük Liman Sahası’nın özelleştirilme ihalesi nihai pazarlık görüşmesinde en yüksek teklifin 35,3 milyon TL ile ICC Grup İnşaat Ticaret Ltd.Şti. tarafından verildiğini açıkladı. Böylelikle Türkiye Denizcilik İşletmeleri’ne ait olan liman 45 yıllığına özelleştirilmiş oldu. Yerine ise yat limanı oluşturulması imar planları hazırlandığı kaydedildi.” (https://www.birgun.net/haber/gulluk-limani-nin-isletme-hakki-45-yilligina-satildi-324527)
***
“187 bin ağaç kesilmekten kurtarıldı
“Eskişehir’deki demir-nikel ve krom-manyezit ocağı için yapılması planlanan ağaç katliamı, yöre halkının açtığı dava sonucu mahkeme tarafından durduruldu.
“Eskişehir’in Mihalıççık, Beylikova ve Sivrihisar ilçeleri sınırlarında yapılması planlanan ‘Krom Manyezit Ocağı Kapasite Artışı, Demir-Nikel Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi Projesi’ne Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mayıs 2019’da ÇED Olumlu kararı verdi. Tarım alanları, meralar ve orman arazilerinden oluşan maden sahası için verilen ÇED Olumlu kararına karşı dört vatandaş iptal davası açmıştı. Eskişehir 1. İdare Mahkemesi, Bakanlığın verdiği kararı hukuka aykırı bularak iptal etti. Proje kapsamında 187 bin 225 adet ağacın kesilmesi planlanıyordu. Mahkemenin iptal kararında, maden sahasındaki orman alanlarıyla ilgili değerlendirme yapılmaksızın kararın alındığına işaret edilerek bu durumun mevzuata aykırı olduğu belirtildi.” (https://www.eskisehir.net/eskisehir/187-bin-agac-kesilmekten-kurtarildi-h40300.html)
***
“Ethem Sancak’ın yeğenine İstanbul’da 172 bin metrekarelik arsa tahsis edildi
“Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan kararıyla hükümete yakın iş insanı Ethem Sancak’ın yeğeni Murat Sancak’a ait şirkete İstanbul’da 172 bin metrekarelik arsa tahsis edildi.
“Resmi Gazete’de AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan karara göre İstanbul’un Silivri ilçesindeki 172 bin metrekarelik alan Maxicells İlaç Sanayii A.Ş.’ye ‘münferit yatırım yeri’ olarak tahsis edildi. 10 milyon TL sermayeli şirket, hükümete yakın iş insanı Ethem Sancak’ın yeğeni Murat Sancak’a ait.” (https://www.birgun.net/haber/ethem-sancak-in-yegenine-istanbul-da-172-bin-metrekarelik-arsa-tahsis-edildi-325379)
***
“Ovit Tüneli’nde Cengiz İnşaat’a görülmemiş kıyak
“Rize-Erzurum arasında Ovit Dağı içine kazılan Ovit Tüneli’nin inşaatı Cengiz İnşaat’a verildi. Sayıştay’ın raporuna göre, Ovit Tüneli’nde, maliyeti 19 bin 568 lira olarak hesaplanan bir iş için söz konusu firmaya, 17 milyon lira ödendiği tespit edildi. Raporda, ‘Sonuç olarak yaklaşık maliyette bedeli 19.568,00 TL olarak belirlenen iş kalemi için yaklaşık 17.000.000,00 TL ödeme yapılmıştır.’ İfadelerine yer verildi.” (https://www.yenicaggazetesi.com.tr/ovit-tunelinde-cengiz-insaata-gorulmemis-kiyak-chpli-kusoglu-sayistayin-raporunu-bak-319145h.htm)
İçtenlikli Kur’an Müslümanı rahmetli Yaşar Nuri Öztürk Hoca, bu Tayyipgiller avanesinin içyüzlerini, kanser illetiyle savaşırken, ömrünün son günlerinde bile şöyle netçe, kesince, açıkça ortaya koymuştu:
***
Videonun Tapesi:
Yaşar Nuri Öztürk: Milleti soyuyor, soyuyor iyi mi tezgâhı kurmuşlar, kasalarına, keselerine dolduruyorlar milletin alınterini, göz nurunu; ondan sonrada diyor ki, bu milletin “a…” koyacağız.
Yaşar Nuri Öztürk: Sen şimdi misliyle… Misliyle iade ederim yok. Bu milletin bir ferdi olarak “Ben a… koyacağım”, diyorum.
Sunucu (Uğur Dündar): Hocam o tape “a…” şey yapacağız diyor ya; o aleniyet kazandı. Ben ondan mahkum oldum. Yani müteahhit işi kopartıyor ve diyor ki tamam kaptık işi artık millettin “a…” falan. Bunu ben söyletmiyorum ki müteahhit söylüyor. Dava açılacaksa, ortada bir hakaret varsa ona aç kardeşim.
Yaşar Nuri Öztürk: Valla 50 tane davada açsa, 50 tane temerküz kampına da gönderse, ben hakkımı kullanacağım. Üç tane de dalyan gibi oğlum var. Biz birbirimize de vekâlet verdik. Dördümüz birden yaşadığımız sürece bu alçak lafı edenlerin biz “a…” koyacağız. Ben kendi hakkımı kullanıyorum.
Herif ana avrat sövmüş bize, ben kendi hakkımı kullanıyorum. Ben koyacağım tamam.
Bitti bu kadar.
Müjdat Gezen: Yaşar Nuri sana bir şey söyleyeceğim.
Yaşar Nuri Öztürk: Bir kravat taktık diye, filan profesör unvanı aldık diye biz şey mi olduk. Tövbe yarabbim…
Müjdat Gezen: Ben çok yorgunum Yaşar Nuri benim içinde koy bir zahmet.
***
Videonun Tapesi:
Dünyada bir tane Müslüman yok ki, “Nerede yaşamak istersin?” sorusuna bir Müslüman ülkenin ismini versin. Bunları görün bari. Ya İsveç ya İsviçre, ya İngiltere ya Amerika, ya Fransa, ya Almanya, ya İskandinav ülkelerinden biri. Bir tane Müslüman ülke yok. Fırsatını bulan, kapağı cehenneme postaladığı ülkelerden birine atıyor.
Şuurlu ve vicdanlı halk lazım. “Ben bilmem kimin neyinin kılı olurum”, diyen bir kitleden bu benim sözlerime yankı bekleyemezsiniz. O bugün onun bilmem neyinin kılı olacak, yarın falancanın kılı olacak, gelen ağam giden paşam… O şey kılı olmaktan bir türlü kurtulamayacak.
Yeter ki bana biraz kömür, biraz makarna falan ver bitti. “Komurumu veriyor”, diyor. Zaten onun başka bir meselesi, başka bir beklentisi yok. “Komur…” O “komur”ler sana verilsin diye, işte 300 küsur kişi gitti orada.
“Aşîrateke-l-akrabîn!” En yakınında olanları uyar! Dağın arkasına ahkâm postalama. Afrika’ya, Uganda’ya ahkâm postalama. Şeytanın çocuğu. Karşındaki kitleyi aptal zannediyorsun değil mi? Bu nasılsa aptal. Felsefede bunlara “a priori” denir.
Milyon dolarlar konuşuluyor. Diyor ki “Bu milletin “a…koyacağız” diyor.
Şimdi bu milletin bilmem neyin kılı olacak adama müstahak olabilir ama ben bu milletin bir ferdi olarak bir kaç misliyle iade ediyorum size. “…… koyacağız” aynen.
Öyle yağma yok. Ahlaksız, izansız, ciğersiz; RTÜK’ü çok sevdiğim için daha fazla sayamam, hadi şerefsiz de diyelim o kadarla yetinelim.
Yani sen bana ana avrat söveceksin ve ben sana şerefsiz demeyecek miyim? Alçak, alçak seni hayvanların yüzkarası…
Kuran’ın tek düşmanı zulümdür ve zalimdir. Sen zalimi bu şekilde aklayıp, himaye edip, temize çıkarıp, korumaya alırsan, senin bu kitabın anladığı manada bir dinin, Allah’ın olabilir mi?
Ulan, ulan siz buna din mi diyorsunuz?
Sonra da insanlığa diyorsunuz ki Cennetin yolu buradan geçiyor.
Nereden geçiyor ulan, nereden geçiyor?
17 Aralık hırsızlarının Türkiye’sinden mi geçiyor?
Nereden geçiyor?
***
Artık millet bıktı usandı ülen, bu Allahsız hırsızlıklarınızdan, yolsuzluklarınızdan, peşkeşlerinizden. Gazetelerin üçüncü sayfa haberleri gibi sizin de günlük ahlâksızlık dolu vukuatlarınızla doldurduğunuz sayfalar oluştu artık…
Milletin yarıdan fazlasının, sizlerden birinin suretini görmesi, sesinizi duyması gayrı mide bulantısı çekmesine, öğürmesine, kimyasının bozulmasına, eğer sofra başındaysa iştahının kapanmasına sebep oluyor…
Daha önce de söylediğimiz gibi, yüz yıldan bu yana Türkiye Halkının başına getirilmiş en büyük belasınız, felaketsiniz… ABD ve CIA sizi bunun için devşirdi.
Çelik bilezikle tanışıp hesap vereceksiniz!
Kesinkes…
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
6 Aralık 2020
Nurullah Ankut
HKP Genel Başkanı
Podcast: Play in new window | Download