Halktan birini “Yaşar Usta”yı kaybettik
Sanatçı Hasan Fehmi Hızal anlatıyor:
“(…) İstanbul’da öğrenciyken onunla aynı sokakta, Kazancı Yokuşu’nda oturuyordum. Çok alçakgönüllüydü, halktan biriydi. Sokağımızda özürlü bir çocuk vardı. Münir Abi her gün ona yemek yedirir, ellerini, yüzünü yıkayıp temizlerdi. Sağlığına dikkat etmezdi…”
İşte Münir Özkul’un arkasından neredeyse herkesin gözyaşı dökmesinin, neredeyse her yaştan insanımızın yüreklerinde inceden bir sızı hissetmesinin nedeni içimizden yani Halktan biri olmasıdır. Alçakgönüllülüğüyle, filmlerinde canlandırdığı, insanımızın kendini gördüğü veya görmek istediği karakterlerle, bir Yeşilçam hastalığı olan şöhret şımarıklığına düşmemesiyle, yardımseverliliğiyle taht kurdu halkımızın gönlünde. Adı mesela çarpık, dejenere ilişkilerle gündeme gelmedi hiç. Adı mesela yandaş sanatçılar kervanına katılanlar arasında yer almadı hiç. Adı mesela servetine servet katan sanatçılar arasında değildi. Münir Özkul içimizden biriydi. O okulumuzun, sert görünen, kuralcı ama alabildiğine yufka yürekli, herkesin yardımına koşan, derdiyle dertlenen, anlayışlı, tek derdi çocukların okuması olan Mahmut Hoca’ydı.
O, Parababaları tarafından işinden edilen, haksızlığa uğrayan, ekmeğiyle oynanan emekçilerin; “bak beyim, sana iki çift lafım var. Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, her şeyin var. Binlerce kişi çalışıyor emrinde, yakışır mı sana ekmekle oynamak. Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak. Ama nasıl yakışmaz. Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. Ama ben boşuna konuşuyorum, sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. Hıh sen büyük patron, milyarder, Parababası, fabrikalar sahibi Saim bey sen mi büyüksün? Hayır ben büyüğüm, ben, Yaşar Usta. Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç. Gözümde pul kadar bile değerin yok.” diyen Yaşar Usta’sıydı.
Gerçek yaşamında da Halkın gözünde hep bir Mahmut Hoca’ydı, Yaşar Usta’ydı. Halkımız O’nu bu iki karakterle özdeşleştirdi. Çünkü halka yansıyan yaşamı da mütevazıydi, yardımseverdi. Ve en önemlisi para karşısında sanatçı onurunu satmadı. İktidar gücü karşısında eğilmedi. Biat etmedi. “Hülooğğ”cu sanatçılar kervanına katılmadı.
Halkın Kurtuluş Partisi olarak, namuslu, sanatçı onurunu ve duruşunu kaybetmemiş bu sanatçımızın kaybından dolayı tüm halkımıza başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Münir Özkul filmleriyle aramızda, haksızlığa uğrayan emekçinin Yaşar Ustası olarak, çarpık eğitim sistem kurbanı gençliğin Mahmut Hocası olarak yaşamaya devam edecek. 06.01.2018
Halkın Kurtuluş Partisi
Genel Merkezi