En belirgin karakteristikleri fırıldak gibi dönmeleridir…

Saygıdeğer Arkadaşlarım;
Bu ABD devşirmesi, ABD kuklası, ABD hizmetkârı İngiliz ve Siyonist İsrail yancısı Tayyip’in şu PKK-DEM’le ilgili söylediklerini içeren videosunu bir izleyelim:
***
Videonun tapesi:
Tayyip Erdoğan: HDP denilen dinsiz, imansız ateist olan bir takım. Bunların böyle bir yapısı var. HDP eşittir PKK, eşittir YPG (Way pi ci), eşittir PYD (Pi way di). Hiç sağa sola bunu saptırmanın anlamı yok.
***
İşte böyle niteliyor ya da tanımlıyor DEM’i, PKK’yi Tayyip.
Dinsizdir, Allah’sızdır, kitapsızdır, diyor değil mi?
Bir de şu muhalefeti, CE HA PE dediği, Türkçe alfabeyi doğru okumaktan bile aciz olan bu Tayyip’in; DEM’le, PKK’yle ilişkilendirip suçlamasını içeren şu videosunu bir izleyelim:
***
Videonun tapesi:
Tayyip Erdoğan: DEM’e destek vermek için atmadık takla bırakmıyorlar. Esermiş, erdemmiş, onurmuş zerre kadar umurlarında değil.
***
Ne diyor?
Bunlarda onur, ahlak, dürüstlük yok, diyor. DEM’le beraber iş tutarlar, diyor.
Bir de şu sinemacı Sırrı Süreyya’ya övgüler düzdüğü videoyu izleyelim, onunla da beraber iş tutmuşlardı ya:
***
Videonun tapesi:
Tayyip Erdoğan: Ve DEM heyetiyle de birlikte bu süreci evvel Allah pişirerek geleceğe taşıyacağız. DEM heyeti Meclis Başkanımızla dün görüştüler. Gazi Meclisimizin sürece sunacağı güçlü katkının, yürütülen çalışmaların başarısı açısından kritik önemde olduğu kanaatindeyiz. İşte bu süreçte rahmetli Sırrı Süreyya kardeşimizle, ardından Pervin Buldan hanımefendiyle ve Mithat Sancar’la yine bu hafta bir araya geldik, oturduk, konuştuk. Beraber, birlikte bu yürüyüş için neler yapabiliriz, bunları konuştuk. Demek oluyormuş, daha güzel şeyler olacak.
***
Bununla da övünüyor, sonra da tornistan yaptığı, 180 derece dönüş yaptığı fırıldak gibi, pervane gibi, rüzgâr gülü gibi döndüğü ve DEM’le, PKK’yle, PYD’yle, YPG’yle Thomas Barrack’la, Abdullah Öcalan’la kanki olduğu, onların emrine ve buyruğuna girdiği ve onunla övünen şu videolarını bir izleyelim:
***
Videonun tapesi:
Tayyip Erdoğan: Yapıcı duruş ve çabalarıyla önemli katkılar vermiş olan DEM Parti heyetine ve yönetimine de şükranlarımı sunuyorum.
***
Meclisteki yan yana, göz göze, diz dize gülücükler saçan şu videosunu izleyelim bir, görüntülerini izleyelim:
***
***
Ve sonrasında, Meclis Başkanımızla beraber muhalefet liderleriyle çok önemli bir görüşme yaptık, bunu sonuca götüreceğiz, diyerek BOP Açılımını, bu Yeni Sevr Açılımını Türkiye’de hayata geçireceğini belirten ihanet sözlerini içeren videosunu izleyelim:
***
Videonun tapesi:
Muhabir: Efendim nasıl geçti görüşme?
Tayyip Erdoğan: Çok samimi bir havada görüşmemizi yaptık sağ olsun liderlerle beraber.
Muhabir: Yeni yasama yılı hayırlı olsun.
Tayyip Erdoğan: Keşke siz de beraber olsaydınız.
Muhabir: İnşallah.
Tayyip Erdoğan: Abdullah alın bunları.
***
Bir de bu Tayyip’in, mamalayarak partisinden koparıp yörüngesine çektiği ve emri altına aldığı Kurtulmuş Numan’ın daha Tayyip’in emrine girmeden önce yani Has Parti miydi bunun Partisi, işte o partideyken Tayyip hakkında, AKP hakkında ettiği şu sözleri bir izleyelim videodan:
***
Videonun tapesi:
Numan Kurtulmuş: Nükleer kapasitesinin olup olmadığı konusunda çekimser kalmak, ben dünya siyasetinde yokum demektir. Türkiye yokum dedi, İsrail yanlısı bir karar verdi. Bakın bu fakir, dokuz ay dilimde tüy bitti, geçtiğimiz sene 2010 yılının Mayıs ayında Türkiye İsrail’in OECD Üyeliğini onayladı. 9 ay boyunca her vesileyle söyledim, dedim aman yapmayın, Mayıs ayında önümüze gelecek. 1963’ten beri OECD’nin Üyesiyiz, veto ettiğimiz takdirde İsrail’in üye olması mümkün değil, İsrail’i veto edin, İsrail üye olmasın. Daha evvel İsveç, Norveç birçoğu etmiş. Ne yazık ki 2010 yılında Türkiye Mayıs ayında kabul etti ve İsrail 1967 Savaşlarından bu yana en büyük diplomatik zaferini Türkiye vasıtasıyla kazandı.
Erkan Tan: Yani “one munite”ten sonra bunlar.
Numan Kurtulmuş: Sonra. Otel lobisinde “one munite” demek marifet değil, Birleşmiş Milletlerde “one munite” de.
***
İşte bunlar dönek değil de fırıldak değil de pervane değil de rüzgâr gülü değil de vantilatör değil de nedir?
Hepsi de mide bulandırıcı. Daha önce de söylediğim gibi, gerçek insanların bir ömür görüp göreceği en iğrenç varlık türlerini oluşturan örneklerdir. Suretleri insan ama içlerinde insani değerlere ilişkin zerre miktarda bir şey yok.
***
Videonun tapesi:
Tayyip Erdoğan: 16 Temmuz 2014: Hınçlarını bir insani yardım kuruluşundan çıkarmaya çalışıyorlar hale bak.
Kimdir bu insani yardım kuruluşu?
Mavi Marmara ile Gazzeli bebeklere ilaç götüren, mama götüren, gıda götüren bunun için de ölümü göze alan bir yardım örgütü. Somali’de, Filistin’de, Irak’ta, Suriye’de, Afganistan’da, tâ Açe’de, Myanmar’da, bütün tehlikeleri göze alarak, insanlara el uzatan bir insani yardım örgütü.
Tayyip Erdoğan: 17 Temmuz 2014: İsrail’in Mavi Marmara’dan dolayı bu yardım teşkilatına kini var. Pensilvanya’nın da aynı sebeple bu kuruluşa kini var.
Ne diyordu?
Otoriteden izin almalılardı.
Otorite kim?
Güney’deki sevdikleri mi yoksa biz mi?
Eğer otorite Türkiye’de bizsek biz zaten izni verdik. Ama bunlara göre İsrail.
29 Haziran 2016: Siz kalkıp da Türkiye’den böyle bir insani yardımı götürmek için günün başbakanına mı sordunuz?
Yine başka bir tarihte Tayyip Erdoğan: Akşam başka, sabah başka.
Omurgalı olacaksın omurgalı. Omurgasızdan bir şey olmaz.
***
Bunların hiçbir sözüne güvenemezsin, hiçbir davranışına güvenemezsiniz. Bunların gülücükleri, sözleri hep riyakârlık dolu, hile, dümen dolu. Yılan gibi arkadan saldırırlar, satarlar bunlar. Halkımızın da ülkemizin de vatanımızın da en ağulu düşmanlarıdır bunlar. ABD Emperyalist Haydudu bu ekibi boşuna bulup, devşirip, bir araya getirip partileştirmedi. Ordu’yu blokaja alarak; FETÖ’nün Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk vesaire kumpaslarıyla Ordu’nun direncini felç ederek, bunların önünü boş yere açmadı. Bu hainler, hainane yollarında rahatça yürüyebilsinler, ilerleyebilsinler diye o kumpas operasyonlarını yaptı CIA.
Bunların Türklükle de Türk Milletiyle de Kuvayimilliyeyle de Mustafa Kemal, İnönü ve silah arkadaşlarıyla da kısmen de olsa Laik Cumhuriyet’imizle de zerre ilgileri yoktur. Bunlar sıfır numara Amerikan kuklasıdırlar ve Ortadoğu’da sadakatle otuz yıldan bu yana ABD Emperyalist Hayduduna hizmet etmektedirler. İngiliz, Fransız, Alman Emperyalist devletlerine hizmet etmektedirler, Siyonist İsrail’e hizmet etmektedirler. Başka türlü düşünen büyük bir yanılgı içindedir.
Ayrıca daha önce de belirttiğimiz gibi, bu Tayyip, bir diploma sahtekârıdır; resmi evrakta sahtecilik suçu işlemiş, nitelikli dolandırıcılık suçu işlemiş bir mücrimdir. İşlediği, ağırlaştırılmış müebbeti gerektiren (çünkü binbir suçunun yanında vatan satıcılık da dahildir suçlarının arasına), bu sahte diploma sahtekarlığı suçundan da yargılanacaktır eninde sonunda. Kaçışları, kurtuluşları yok. Son demlerini yaşıyorlar artık.
Ve biz bunların hasbelkader peşine takılmış, bunlara kanmış, bunların ağına, tuzağına düşmüş, yakalanmış insanlarımızı uyarmak istiyoruz. Bunların yanında İblis bile ağzı süt kokan bebeler gibi masum kalır. Bunlar dünyanın en büyük ihanet ve hırsızlık çetesidir. İnanın benim bunları görünce, daha önce de defalarca söylediğim gibi, içim kalkıyor, midem bulanıyor, iştahım kesiliyor. Çaydan başka bir şey içemiyorum o zaman.
Saygıdeğer Halkımız;
Bu Tayyipgiller’in hiçbir meşruiyeti yok! Bunlara cumhurbaşkanı diyen, bunların sözde bakanlarına bakan diyen, bunların kurumların başına atadığı kişilere meşru gözüyle bakanlar, kusura bakmasınlar ama korkaktırlar, insanlıklarının hakkını verememektedirler. Tabiî içtenlikli iseler.
Bir de bunların trolleri var değil mi?
Ne diyor bunların amigosu?
200 bin kişilik trol ordumuz var, diyor.
O trolleri de biz besliyoruz, halkımız besliyor. 200 bin kişi yahu, insanlıklarını satmış 200 bin kişi maaşa bağlanmış Tayyipgiller tarafından. Daha önce de dedim ya, bir sokak fahişesine her zaman acımışızdır biz. O zavallı, çaresiz bir kadıncağızdır; puştların, pezevenklerin, alçakların, namussuzların tuzağına düşürülerek tutsak alınmıştır. Hiçbir sokak fahişesi yaptığı o aşağılık işi isteyerek yapmaz, tutsak olduğu için yapar. Ama bu 200 bin kişilik trol ordusunu oluşturanlar, insanlıklarını satmışlardır özgür iradeleriyle, bilerek ve isteyerek, sadece cukka için. Bu sebepten o sokak fahişelerinden bir milyon defa daha alçaktırlar, daha iğrenç, daha namussuzdurlar onlar.
Evet Saygıdeğer Arkadaşlarım;
Bunlar böyle.
Bu lanet halkasından, Amerika tarafından başımıza dolanan bu lanet halkasından kurtulmak için durup dinlenmeden mücadele etmeliyiz ve bunları bir an önce bağımsız ve tarafsız yargının, emri hukuktan ve kanunlardan ve vicdanından alan savcı ve yargıçlardan oluşan mahkemelerin karşısına çıkarmalıyız, alayını, tüm takım taklavatlarını. Bunlar eninde sonunda bu hesaba çekilecekler. Hiç sanmasınlar yaptıkları ihanetler, kötülükler yanlarına kalacak diye.
Kalın sağlıcakla…
4 Ekim 2025